1391’den 1878’e kadar, evet neredeyse 500 yıl Türk idaresinde kalmış bir şehir Varna. Şehirler ve ülkeler el değiştirir, tarih böyle ortaya çıkıyor, acı olan geçmişe ait ne var ne yoksa silip süpürmek, adeta bu 500 yıl hiç yokmuş gibi tarihi yok etmeye çalışmak, bu insana daha çok dokunuyor. Hani deseniz ki, bu topraklar 5 asır boyunca bizimdi, hala da bir çok yurttaşımız burada yaşıyor, derler ki yok öyle bir şey, sen hayal kuruyorsun. Yine de dost olmak lazım, fetihler artık kılıçla tüfekle değil dostane ilişkilerle, kültürle, irfanla, ilimle, teknoloji ile olacak. 

Deniz kuvvetlerinde tatbikat proje subayı olarak çalışmaya başlayınca görevli olarak Varna’ya bir toplantıya geldim. Yanılmıyorsam Varna deniz üs komutanının bir bayan tercümanı vardı, genç bir kız. Moskova’da mikrobiyoloji üzerine yüksek lisans yapmış, şimdi çaresizlikten tercümanlık yapıyor. Akşam 5-6 kişiyi yemeğe götürdü. Aramızda Yunan, Amerikalı ve Bulgar subaylar var. Kız burçlar konusunda o kadar bilgi sahibi ki, yemeğin ilerleyen saatlerinde karakterlerimizden burçlarımızı tahmin etmeye çalıştı ve hepsini bildi. Pek bir ihtimal yok, ama istihbarat falan bizim doğum günlerimizi bir yerden öğrenmiş olabilir diye düşünebilirsiniz. Sonra bizlerin nasıl bir bayan ile evlenmiş olabileceğimizi tahmine başladı ve eşlerimizin karakterlerini saymaya başladı. Benim hanımı aynen tarif etti, diğer subaylar da teyit ettiler. Sonra en şaşırtıcı olan hanımların burçlarını da birer birer saydı ve hepsini tutturdu, yanılmıyorsan sadece bir tanesini bilemedi. Varna ile ilişkilendirdiğim için hiç unutamadığım bir hadise.