Aytepe denemesi (8 Mart 2003)
Sabah erken bir saatte Serkan’la bisikletle Karamürsel’de evden Gölcük’e doğru yola çıktık. Karşıdan gelen ters rüzgarın biraz zorlamasına rağmen 29 kilometrelik yolu rahat aldık. Gölcük’te Oğuz ile buluştuk. Bisikletleri Oğuz’un evinin bahçesinde bırakıp araba ile Yuvacık barajına gittik.
Yoldaki kar arabanın gitmesine izin vermeyince, ismini bilemediğim bir köye arabayı bıraktık. Üçümüz 2-‐3 saatlik kar üzerinde bir yürüyüş yapmaya karar verdik. Aytepe’ye doğru yürüyüş zevkli oldu. Kar içinde bir iki ufak maskaralıktan sonra inşaat halindeki bir camide durduk. Burada çay içip sandviçlerimizi yedik. Hava oldukça soğuktu.
Arabaya geri dönüp Gölcük’e gittik. Bisikletlerimizi alıp eve kadar bir 29 kilometre daha yol aldık. Yolda Karamürsel’de nöbetçi olan eşim Sema’nın yanına kan ter içinde uğradık. Sema hastanede bize birer ıhlamur ikram etti. Aynı zamanda bizi taş topraktan mikrop kapmamamız için tetanos aşısı olmaya ikna etti. Bu kısa gezinin artısı bu tetanos aşısı olmuştu.
