Sümela manastırı, Trabzon’un 40 küsür km güneyinde Altındere vadisinde 1150 metre yüksekliğe inşa edilmiş eski bir manastır. 300’lü yılların sonlarında inşa edilmiş. İnşa edildiğinde henüz İslamiyet yeryüzüne indirilmemiş, Hıristiyanlık henüz hak din. Zulümden kaçan, canlarını korumaya çalışan veya ellerini dünyadan çekip kendilerini dine ve Allah’a adamak isteyen Hıristiyanlar böyle yüce dağlara manastırlar inşa etmişler. Aynen Yunanistan’ın Meteora bölgesinde olduğu gibi. Yoksa yürüyerek ulaşmanın bile çok zor olduğu böyle yüce dağları oyup, koca koca binalar inşa etmek, son derece sınırlı teknolojik imkanlarla bu büyük işleri başarmak için çok kuvvetli sâiklerin olması gerek. Sonradan ne olmuştur, kendilerine hakkaniyetli bir davet ulaşmış mıdır, aynı samimiyeti ve ihlası devam ettirmişler midir, bunları bilemeyiz. Ancak bildiğimiz bu manastırın bütün Osmanlı padişahları tarafından himaye gördüğü, serbest bırakıldığı, Osmanlının son zamanlarında Pontuscu milislerin karargah olarak kullandığı, mübadeleden sonra kaderine terk edildiği, sonra harabeye döndüğü, sonra restore edilmeye çalışıldığı. Gidip görmek lazım.